Saf olmaktan kasıt içinde kötü, negatif bir şey barındırmamak değildir. Tam tersi iyiyi de kötüyü de birlemektir. En basit tanımı nötr olabilmektir.
Olayların içine kendi yargını koymadan nötr olarak seyredebilmektir.
Çünkü yargıların sana öğretilmiş kalıplar, kurallar, doğru yanlış diye tanımladıklarındır.
Kendini çekebilmektir saflık yaşananların içinden. Hep derim dışından seyret içine gir yaşa…
Yaşadıklarının içinden çakarak seyre geçebilmektir saflık…
O zaman yargılayacak, doğru yanlış, iyi kötü diyebilecek bir durumun kalmaz. Bilirsin ki her arzu zattan zuhur eder, insanın kendi seçimiyle tecelli eder.
Yani herkes her şeyi bilerek ve isteyerek, kendi tercihiyle yaşamıştır ki bu onun zaten kendi tekâmülü için olması gerekendir.
Yoksa gelişim olmaz, ilerleme olmaz, tekâmül sağlanamaz. Kendi şuurunu bir üst boyuta yükseltemez… Yükseltemedikçe de yaşadığı şeyler hep tekrar eder. Her tekrarı bir öncekinden daha güçlü ve yıkıcı olur.
Ta ki o en saf haline gelinceye kadar…
Seyret… Yargılama… Kınama…
İçinizden en günahsız olan taşı atsın diyen İsa ol…
Allah’ım bilmiyorlardı, bilselerdi yapmazlardı diyen Muhammed ol…
Gerektiğinde kılıcıyla kesen Ali ol… Yani ondan yüzünü çevir ve O’nu yaşamından çıkar.
Saflık kendinden iz bırakmamaktır……………
Ruh-u Neva
HALK KÖŞESİ: Dilbilimciler yardımseverlik kelimesinin kökeni konusunda tam bir fikir birliği içinde değiller. Bazıları bunu, “diğer insanlara karşı olumlu bir eğilim” anlamına gelen Latince benevolentia kelimesine kadar izler. Charles Dickens, romanlarında ana karakteri kurtarmak için hikâyeye giren yardımsever bir karaktere sık sık yer verirdi. Yardımseverlik, cömertlik, bağlılık ve gönüllülüğün bir karışımıdır. Toplum içinde günlük yaşamın getirdiği zorlukları dayanışma ruhu ile aşan çok müstesna kişilikte insanlarımız mevcut. Bu güzel yürekli kişileri tanıdıkça, isimlerini zikretmekten onur duyuyorum. Onların bir iki kelam ile köşemde yer almasının gerekliliğine inanıyorum.
Öncelikle, öğrenim hayatımın yeni bir aşamasında, şahsımın STCLEMENTS MBA doktora programına yerleşmesi için ilgi, alaka ve yardımlarını esirgemeyen sevgili Özge Yıldırım Hanımefendi’ye teşekkür ederiz. Üniversitenin eğitim ve öğretim hayatına kattığı hizmeti ve değeri; öğrenciliğim boyunca takip edip okuyucularım ile mutlaka paylaşacağım. Yakın zamanda tanışma şerefine nail olduğum değerli işadamı Recep Dereli ile bir vatandaşımıza iyilik ve yardımseverlik hasletlerine yakından tanık olduğum Sayın İsmail Türkeri (Türkeri halı) beyefendiye sonsuz teşekkürü bir borç bilirim.
Hoşçakalın erenler ve canlar….
