DOLAR
32,4676
EURO
34,7142
ALTIN
2.435,69
BIST
9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Mersin
Az Bulutlu
24°C
Mersin
24°C
Az Bulutlu
Cumartesi Az Bulutlu
25°C
Pazar Az Bulutlu
26°C
Pazartesi Az Bulutlu
25°C
Salı Az Bulutlu
24°C

“Üretmezsek tükeniriz”

“Üretmezsek tükeniriz”
20.03.2022 12:26
453
A+
A-

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve Mersinden Kadın Kooperatifi Başkanı Meral Seçer, Mersin Büyükşehir Belediyesi, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası, Akdeniz İhracatçı Birlikleri, Akdeniz Ziraat Odası ve TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Mersin Şubesi iş birliğiyle düzenlenen ‘Tarımda Girdi Sorunları ve Çıkış Yolu’ konulu “Üretmezsek Tükeniriz” konferansına katıldı.

 Tarım sektöründe son 20 yılı ele alarak bazı değerlendirmelerde bulunan Başkan Seçer, “Son 20 yıl içerisinde aslında Avrupa Birliği müzakere süreciyle beraber tarıma yönelik çok iyi bir gidiş gözlemlenmeye başlanmıştı. Avrupa Birliği için açılan 35 faslın 3’ü tarımla ilgiliydi. Çünkü Avrupa gıdanın, üretimin, çevrenin korunmasının ya da dünyada en büyük silahın aslında o konvansiyonel ya da nükleer silahlar olmadığını gıda olduğunu bizden daha iyi görüyor. Şimdi de görüyoruz. Hem pandemide gördük hem şimdi yaşanan çatışmalarda bunu görüyoruz. Üç başlıktan biri tarım ve kırsal kalkınma, biri hayvan sağlığı, veteriner hizmetleri, biri de su ürünleriydi. Türkiye tarımı adına çok önemli yasalar çıktı. Uygulamada sıkıntılar vardı bir müddet. O zaman hükümet işi ciddiye almaya başladı. İyi de giden işler oldu ama lakin her konuda olduğu gibi Türkiye bu konuda istikrarsız kaldı. Belli bir süre sonra Avrupa Birliği’yle müzakere süreci akamete uğrayınca tarım denizde bir başına kalmış kaptansız, tayfasız bir gemi gibi rüzgarın esintisine göre sürüklenmeye başladı. Şimdi geldiğimiz noktada umut ediyorum karaya oturmayız” dedi.

“TARIM, EKONOMİK BİR SEKTÖR OLAMAZ. TARIM, SOSYAL BİR SEKTÖRDÜR”

Bir dönem Bakanlığın çıkardığı kitapçığın önsözünde “tarım ekonomik bir sektördür” yazdığını anımsatan Başkan Seçer, “Tarım, ekonomik bir sektör olamaz. Tarım, sosyal bir sektördür. ‘Hesap, kitap yaptık, yurt dışından ithal edersek daha ucuza ithal ederiz, destek yapmayalım, üretim yapmayalım.’ İşte savaş çıktı, Rusya kapıyı kapattı, ayçiçeği gelmedi. Hani ekonomik sektördü? Üstüne üstlük üretimi durdurdu. Bir sürü insan Büyükşehir’in kapısına dayandı ‘bana iş ver Başkanım’ diye. Gelişmiş ülkelerde bu oran çok daha düşüktür. Onlar işi farklı halletmiş. Amerika, Avrupa Birliği’nde her dört kişiden biri istihdamda tarımdadır. Bu bir realitedir, gerçektir. Onu düşürdüğünüz anda ikame bir sektör yaratamıyorsanız, yeni fabrikalar açamıyorsanız o insanları oraya istihdam ettiremiyorsanız, sokağa attırıyorsanız işte sosyal sorunlar başlar. İşte onun için tarım sosyal bir meseledir” diye konuştu.

“TARIM POLİTİKALARINDA BİR İSTİKRAR YOKTUR, BİR DENGE OTURMAMIŞTIR”

Başkan Seçer, Tarım Kanunu’na göre Gayri Safi Milli Hasıla’nın yüzde 1’inin tarıma ayrılması gerektiğini belirterek, şunları söyledi:

“Ben baktım rakamlara kanun yürürlüğe girdiğinden bu yana kadar ne verilmiştir? Tamı tamına 277 milyar lira. Hükümetin o günden bugüne biriken çiftçiye borcu var. Kanun gereği böyle. Kendilerine sorduğunuz zaman bunu da parlamentoda tartışıyorlardı sayın milletvekillerimiz. Efendim diyorlar; ‘dolaylı destek veririz, ona sayıyoruz’. ‘Ziraat Bankası’nda faiz desteği veriyoruz ya da farklı alanlarda farklı destekler veriyoruz. Onu öyle sayıyoruz.’ Şimdi her şeye para buluyoruz da birçok alanda destek yapıyoruz da milyar milyar dolarları Hazine’yi borç altına sokup 30 yılımızı ipotek altına aldırabiliyoruz da yaptığımız köprülerle övünebiliyoruz da tarımı yaşatmak için vereceğimiz paranın hesabını böyle cimri tüccar gibi yapmamamız lazım. Vermemiz lazım, vermemiz. İnsanların hiç olmazsa medeni bir yaşam sürdürecek kazancını topraktan ya da hayvancılıktan kazanıyor olması lazım. Türkiye’deki tablo budur. Bir istikrar yoktur tarım politikalarında, bir denge oturmamıştır. Herkes bir şeyler yapmıştır. Ben hükümetin kötü niyetli olduğunu söylemiyorum ama yanlış politikalar uygulanmıştır. Sürdürülebilir politikalar uygulanmamıştır, akamete uğramıştır. O olmuştur, bu olmuştur ama 20 yıl içerisinde Türkiye tarımı bu noktadaysa bunun bir sebebi vardır. Bana göre de sebebi budur.”

“3 YILDA ÇİFTÇİYE TOPLAM 75 MİLYON LİRA DESTEK VERDİK”

Başkan Seçer, Büyükşehir Belediyesi olarak birçok alanda tarımsal desteklerde bulunduklarını belirterek, Balandız’ın sarı buğdayı ve Gülnar’ın nohudu gibi yerel tohumların yeniden canlandırılması için yaptıkları çalışmalardan farklı meyve-sebze üretimlerine, fide fidan desteklerinden ekipman desteğine kadar birçok projeyi bölgelerin üretim özelliklerine göre hayata geçirdiklerini söyledi. Bazı dağıtım desteklerini üretici katkılı aldıklarını belirten Seçer, “Lavanta, kantaron, nergis soğanı, avokado, badem, ceviz fidanı. Bunlar bölgeye kazandırdığımız birçoğu yeni ürünler. Avokado bugüne kadar bu bölgede ekilmiyordu. Bilinen bir şey değil. Bunların da kazancı yüksek çeşitler olduğunu bildiğimiz için yapıyoruz. Ama klasik zeytin fidanından incir fidanına kadar da dağıtımımız oluyor. Örneğin bu yıl uygulamaya koyduğumuz pasiflora fidesi, bu da çok yeni, çarkıfelek diyorlar. Bunlar çok lüks yiyecekler de değil ama tabi bizim için pazar değeri de önemli. Yani harcıalem üretim de yapacağız ama İstanbul’a, Ankara’ya ya da yurt dışına lüks manavlara lüks üretimler de yapacağız” dedi.

GÜBRE FİYATLARI FIRLADI

Gübre çeşitlerinde son 1 yılda yüzde 200-300’lere varan oranda artışlar yaşandığını, çiftçinin bu nedenle zor durumda olduğunu belirten Başkan Seçer, sebze ve tahılda yüzde 300, narenciyede yüzde 500 maliyet artışı olduğunu söyledi. Seçer, “Geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da organik gübreden mikrobiyal gübreye kadar birçok konuda üreticilerimize destek olmak istiyoruz. Son 3 yılda direkt destek olarak, örneğin geçtiğimiz yıl 42 milyon 500 bin lira bütçe var ama bunun 32 milyonunu direkt biz çiftçiye destek vermişiz. Son 3 yılda toplam 75 milyon lira çiftçiye biz direkt destek vermişiz. Fide, fidan, hayvancılık desteği. 18 milyon 2019 yılı, 25 milyon 2020 yılı ve 32 milyon 2021 yılında direkt destek vermişiz” diye konuştu.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.