Site icon Haber 33 Mersin'in Gündemi

“Gerekirse Mersin Limanı kamulaştırılmalı”

Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği (YKKED) Mersin Şubesi ve Mersin Çevre Platformu üyeleri, Mersin Limanı işletmecisinin Atatürk Parkı’na doğru genişleme girişimlerini protesto etti.

YKKED Mersin Şubesi adına basın açıklamasını okuyan Serdar Erkan, MİP A.Ş Liman genişletme yatırımının Atatürk Parkının önünü kapatacağını ve kent içinde yaratacağı gürültü kirliliği ile Mersinlilerin ruh ve beden sağlığını olumsuz etkileyeceğini söyledi.

“ŞİRKET LOBİLERİ MERSİNLİLERDEN ÖNEMLİ DEĞİL”

Mersin Doğu Akdeniz’de önemli bir liman kenti olduğu vurgulayan Erkan, “Mersin’e yeni bir liman gereklidir. 10. Kalkınma Planında yer aldığı halde, 11. Kalkınma planından (mevcut limanın tekel olmasından çıkar sağlayanların çabalarıyla) çıkarılan yeni ikinci bir liman yatırımı daha önce planlanan yerinde yapılmamaktadır. Özel şirket lobileri Mersinlilerden büyük değildir. Mersinlilerin talebi dikkate alınmalıdır. Çok Uluslu Şirketlerin (ÇUŞ) despotizmini Kuvvayi Milliye şehri Mersin’e uygulamaya kalkanlar, yanıldıklarını er geç anlayacaklardır. Öte yandan, Mersinli üreticilere ve ihracatçılara keyfi ve yüksek “elleçleme bedelleri” dayatan, sözde kalan serbest rekabete’ aykırı ve MIP A.Ş nin kendine maddi avantaj sağlayan “liman genişleme yatırımını Mersin halkına rağmen yapamaz. Mersinliler olarak bu tek taraflı bir şirkete avantaj yaratan dayatma yatırımını kabul etmiyoruz. Bu girişimi zor durumdaki ülke ekonomimize ve Mersinlilerin dünya ile rekabet etme çabalarına karşı açıkça bir saldırı olarak görüyoruz” diye konuştu.

“MERSİN’İN BÖYLE BİR KÖTÜ ŞÖHRETİ YOKTU”

MİP A.Ş’nin öncelikle uyuşturucu ticaretini önlemek için yatırım yapması gerektiğine dikkat çeken Erkan, “MİP A.Ş, Türkiye’nin ve Mersin’in, Dünya’da dillere destan olan ve narko dağıtım limanı olarak artan kötü şöhretini değiştirmek için, Mersin limanı üzerinden artan uyuşturucu trafiğini öncelikle önleyecek, kendine düşen tüm ilave gereken yatırım ve önlemleri almalıdır. Bu konuda üzerine düşeni tam olarak yaparak, daha çok devletle ve yerel yönetimlerle iş birliği yapmalıdır. Çünkü özelleştirilip MİP’e devredilmeden önce Mersin’in böyle bir kötü şöhreti yoktu. Bu noktadan hareketle, MİP A. Ş, öncelikle Mersin limanından Türkiye’ye sokulan, çocuklarımızı ve Avrupa’yı zehirleyen tonlarca uyuşturucu ticaret zincirinin ve trafiğinin engellenmesi konusunda daha fazla çaba göstermelidir. Öncelikle bu konuda, daha sorumluluk almalı, daha fazla gayret göstermeli, ilgili yönetici ve personeline bilinçlendirici eğitimler vermeli, önleyici projeler geliştirmeli, maddi ve fiziksel yatırımlar yapmalıdır. Bu lekeyi Mersin’in üzerinden silme konusunda üzerine düşen sorumluluğunu en kısa sürede yerine getirmelidir” dedi.

‘UYUŞTURUCU TRAFİĞİ’

Erkan, “Trafik, Çevre ve kirliliği yaratarak, Mersin’e fayda yerine yük, işsizlik ortamında, aşın ücretsiz fazla mesailerle emekçi personelini köle gibi çalıştıran, yüksek elleçleme ücretlerini dayatarak Mersinli ihracatçıların ve üreticilerin daha fazla ihracat yapmasını engelleyerek rekabetini kısıtlayan, böylelikle Mersin’in kalkınmasını engelleyen, Mersinlilere, pandemide bile zerrece bir katkısını görmediğimiz MİP A.Ş bu yatırımla ödüllendirilmemelidir. MİP A.Ş Mersinli ihracatçıların, üreticilerin ve çalışan emekçilerin çıkarlarını gözetmediği gibi, kent belleğinin ve anılarımızın önemli bir mekanı olan Atatürk parkına ve sağlıklı yaşam hakkına saygı duymayarak ve onun temsilcisi olan Mersin Büyükşehir Belediyesinin hukuki ve haklı itirazlarını da dikkate almamaktadır. MİP A.Ş’nin, Mersinlileri ve çıkarlarını temsil eden yerel yönetimlerle iş birliği yapmayan tutumuna devam ettiği, çocuklarımızı zehirleyen uyuşturucu trafiğinin önlenmesi konusunda, daha fazla yatırım yaparak önlem ve sorumluluk almadığı ve ilgili kamu kurumlarıyla iş birliği yapmadığı takdirde derhal kamulaştırılmalıdır” şekilde konuştu.

Exit mobile version